İnsanların kendini tatmin yolları sayısız. Bazıları bu işi kendi başına yaparken, bazıları da diğerlerini alet edebiliyor. Birilerinin kendini tatmin edişine alet olmak ise hiç hoş olmasa gerek…
Dün feysbukta gezinirken arkadaş ve akrabalarımdan birkaçının yeni katıldığı bir grubu farkettim. Güya Hz. Muhammed’e küfür eden bir sayfayı feysbuk kapatmıyormuş, ve ona karşı birleşip dünyaya kaç müslüman olduğunu gösterecekmişiz falan. Her zamanki hikaye.
Huyum kurusun, yine dayanamadım hangi sayfaymış, ne yapmışlar diye bakayım dedim. Ve gördüm ki grubun hedef aldığı sayfada, hedef alınan küfre dair bir eser yok… ya da kalmamış. Yani arkadaşlar kendi tatminleri için gruba adam toplamaya devam ettikçe gruba giren kimse de açıp kontrol etme gereği duymamış.
Gel zaman git zaman (dünden bugüne yani) benzer başka bir grup da gazete haberi olabilmiş ne hikmetse. Bunu haber yapan teknolojiden bihaber gazetenin haberi başlığı da “50 bin Türk Facebook’unu kapatıyor!”… Bu arada bahsi geçen grubun üye sayısı da 90000 civarında seyrediyor…
Ne olursa olsun sonuç olarak başta söylediğim gibi, birilerinin kendini tatmin edişine 90bin kişi bilerek veya bilmeyerek alet olmuş…
Feysbuktan bihaber, teknolojiyi takip etmeyen okur da ilk defa oluyor sanacak. Bu haberi ve 50 bin kişilik 3 günlük tepkiyi önemli sanacak…
Bu konuda tartışmaya gerek yok. Feysbuk 50bin kişiyle bir şey kaybetmez. Ancak grubu açanların amacı eminim 30 milyon kişiye falan ulaşmaktı. Zaten tartışılması gereken nokta da bu: Böyle “düşman” sayfaları yalnızca 1 kişi bile açabiliyorsa; 1 kişiye karşı 30 milyon kişi toplanmak mıdır güç gösterisi?
Bir kişi, bin kişi farketmez, bu tür karşıt fikirlere “savaş” açmak hangi özgüven eksiğinin sonucudur?
Özgüven sonucu değil “dinin gereği dini yaymaktır”, teknolojik cihat” falan diyenler acaba hiç mi açıp bu konuları kaynağından okumamıştır da sağdan soldan gaza gelip böyle heveslere girerler? Yoksa yalnızca kendi inanç odalarında ruhsal tatmin ihtiyacını mı gideriyorlar?
Konu insanların inançları olunca mesele o kadar derin köklere dayanıyor ki, yalnızca bu tür bir saldırgan savunma anlayışı üzerine de ayrıca bol miktarda tartışmak gerek. Halbuki bu sırf inançlar için geçerli bir sorun değil. “Atatürk sevenler 1 milyon olmalıyız”, “Ermeniler şu kadar toplandı, biz şu kadar yapmalıyız”, “En büyük feysbuk grubunu kurarsak en uzağa biz işemiş sayılırız” temalı kitlesel mastürbasyon gruplarının ardı arkası kesilmiyor. Benim anlamadığım da işte tam olarak bu kitlesel tatmin ihtiyacının nereden kaynaklandığı…
Halbuki bizim neyimiz eksik ki feysbuklara düştük kendimizi ifade etmek için?
.
Didem’e haber bağlantısı için teşekkür ederim.
Bir yanıt yazın