Bugün de müthiş bir müşteri adayı siteme geldi. Sitedeki otomatik karşılama mesajı her zamanki gibi ingilizce “merhaba, bu otomatik bir mesajdır falan filan” dedi.
(Bu mesaj ingilizce çünkü bu chat modülü için bedava bir program kullanıyorum ve bedava versiyonda çoklu dil seçeneği yok haliyle. E ben de bugüne kadarki müşterilerimin en az yüzde 95’i yurtdışında olduğu için İngilizce mesajla karşılıyorum.)
Bu mesaja arkadaş “sa” diye cevap verdi. Ardından benim otomatik chat modülü ben 15 saniyede arkadaşa cevap yazmadığım için yine ingilizce “bu otomatik bir mesajdır, şu an bilgisayar başında değilim, hemen gelirim” tadında ikinci cevabı gönderdi. O sırada ben yetiştim ve her ne kadar en son aleyküm selam vakasını hatırlayarak “as” dediysem de sanırım artık geç kalmıştım. Çünkü aynı anda müşteri adayı arkadaş sitedeki otomatik mesajlara cevap olarak “artistlik yapmayın Türk firmasısınız sonuçta” dedi ve siteden çıktı.
Bu komik anı Facebook’ta paylaşıp da Erdem gözüme sokunca farkettim. Sanki ben sırf artistik olsun diye ihracat yapıyorum. Artistik olsun diye dolarla iş yapıp, kazandığımdan biriktirdiğim parayı düzenli olarak yurtdışından getirip İş Bankası’na yatırıyorum. Ben malım ya, artistik olsun diye Türkiye’den gelen müşterilere bi de normalde yaptığımdan daha ucuza fiyat teklifi veriyorum.
O değil de, Türkiye’den iş almak için yaptığım reklam masrafının karşılığında daha henüz bir tane bile iş almadım. Memlekette iş yapalım diye sokağa bu “sa” diye muhabbete giren adamlara para döküyoruz resmen. Üzerine bir de her seferinde fırça yiyorum.
Bir ilginç not da, Türkiye’de düzgün iş yaptığım birkaç kişi var, yok değil. Bunlar da ya tanıdık, ya beni bedava destek verdiğim bir siteden bulan adamlar. Yani neye niyeet neye kısmet. Benim bedava yaparım dediğim adamlar bana zorla para veriyor yaptığım işler için, öteki armutlara iş yapmak için ben kendi kendime sokağa reklam parası saçıyorum.
Ben mi malım, yoksa mallar mı bana denk geliyor bu aralar?
Bir yanıt yazın