Sermayenin Vatanı Olmaz, Tarafı Olur…

Özelleştirme konusunda “herşeyi yabancılara sattınız” sert eleştirisine “sermayenin vatanı olmaz” cevabını veren hükümet, benzer bir değişiklik paketini de bugün açıkladı:

Taslağa göre yayın kuruluşlarında yabancı sermaye oranı yüzde 25’ten yüzde 50’ye çıkarılıyor. Ayrıca bir yabancı yatırımcı iki yayın kuruluşuna doğrudan ortak olabilecek. Dolaylı ortaklıklar konusunda ise bir kısıtlama getirilmiyor.

Yani artık yalnızca İngilizce bilen CNBC-e seyircisine değil, herkese sınırsız kültür takviyesi (?!) sağlanabilecek.

Aslında olaya daha serinkanlı bakmak gerek. Sonuçta “yabancı sermayeli televizyon kanalının yayınladığı her program bir dış mihrak tarafından yönlendirilen içten istila silahı olacak” diye korkmak, paranoyaklıktan öte bir tavır olmaz. Fakat benim bu konudaki keskin tavrımın sebebi haberlerin, tartışma programlarının halkı ne ölçüde yönlendirebileceğinin örneklerini hatırlamam. Yalnızca iç meselelerde bile kanalların kutuplaştığı mevcut televizyon yapımızda ABD’nin Irak çıkartması öncesi bazı haber kanallarının nasıl da “özgürlük ve demokrasi savunucusu” kesildiğini dün gibi hatırlıyorum. Bu bile, bu taslak üzerinden çekinmeme yetiyor.

Bu konuda eleştiriler bir süredir sürüyordu. Bunun biraz uzun ve taraflı da olsa güzel bir özetini buradan okuyabilirsiniz. Fakat görünen o ki tartışmada yabancı sermayenin payının artması gerektiğini savunanlar ya kendi paylarını büyütmek isteyen yerli sermaye sahipleri ya da hali hazırda yabancı sermaye ortaklı kanal yetkilileri.

Taslağa karşı olanların çoğunun söylemi benzer: “Yabancı sermaye basın ve yayını bu kadar etki altına alırsa tehlikeli sonuçlar doğar.

Dikkatimi çeken trajikomik bir savunmada ise NTVMSNBC’nin eski ekonomi yazarlarından Mustafa Sönmez şöyle demiş:

…aslında yabancı girişimci açısından sadece ekonomik saikler düşünülürse Türkiye’deki medya sektörünün bir cazibesi yok.

Yani diyor ki, “evet bu tehlikelidir, fakat korkmayın, adamların böyle bir niyeti henüz yok…”

Madem sermaye gelmeyecek neden böyle bir değişiklik yapılsın?

Kendimizi, birbirimizi kandırmayalım. Kapitalizmin her halükarda halkı çiğneyip yuttuğu bir düzende sermayenin vatanı olmaz belki ama medyanın gücü söz konusuysa sermayenin tarafı olur.

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir