Güney Amerika haberleri bizim basınımızda neredeyse hiç yer almaz. Yer alsa da çoğu zaman “dostumuz” Amerika’nın sinirini bozacak bir şey yaptıkları için ya da magazin haberine benzediği için oluyor her ne hikmetse. Dolayısıyla bu tür haberlerin gündem olması çok zor. Halbuki değişen dünya dengelerinin ne yöne gittiğini görmek için Güney Amerika’yı çok yakından takip etmek, çok iyi anlamak gerekiyor.
Son habere göre, Venezuela lideri Hugo Chavez Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nı bırakıp, Kaddafi’nin hediye ettiği çadıra taşınıyor. Sebebi de sel felaketinde evsiz kalan vatandaşlardan olabildiğince çoğunu kendisinin ve muhafızlarının yerine Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na yerleştirmek. Daha önce de felaketzedelerin lüks otellerde bedava kalmaları emrini veren Chavez’i acaba bizde olsa örnek alacak lider olur muydu?
Maden kazasına kader diyen, eylem yapan işçilere anarşist, öğrencilere terörist diyen bir yönetimin acaba bu tür “sözde değil özde” halkçı bir harekete yeltenmesini ummak ne derece bir saflık olur?
Yeni oluşan dünya dengelerinde bir tarafta uzun süredir “müttefiklerimiz” olan kapitalizm temelli ülkeler, diğer yanda ise “emperyalizm karşıtı” eksendeki, çoğu zaman halkçı ülkeler var. Dolayısıyla Türkiye’nin geleceği için bizden uzak bu diğer gruptaki gelişmeleri, liderlerin ve halkların eğilimlerini gözden kaçırmamak gerek. Kim bilir, belki bu “asi ülkelerden” de öğreneceğimiz bir şeyler çıkabilir.
Bir yanıt yazın